epidemiyoloji,

Besin Tamamlayıcıları

Prof.Dr. Osman Hayran Prof.Dr. Osman Hayran Abone Ol Mar 21, 2019 · 2 dakikalık okuma
Paylaş

Besin Tamamlayıcıları; Besin Modaları’nın en yaygın görülen türüdür. Besin Tamamlayıcıları ve Besin Modalarına baktığımız zaman bunların büyük kısmının şarlatanlıktan ibaret olduğunu, bilimsel olarak hiçbir değerinin olmadığını, insan sağlığı açısından yararının olmadığını ve hatta zararının olabildiğini görürüz.

Besin Tamamlayıcısı olarak satılan ürünlerin tamamı aslında “ilaç” olma amacıyla piyasaya çıkmış ama ilaç olma özelliği konusunda dünya üzerinde en yetkili kurum olan FDA; Amerika’nın Food and Drug Administration yani Gıda İlaç İdaresi tarafından onay alamamış birtakım maddelerin piyasaya Besin Tamamlayıcı olarak sürülmesi anlamına gelir. Yani insan sağlığı için ilaç olması hedeflenmiş ama olamamış birtakım maddeler örneğin; sarımsak hapları, cinsel gingko karışımları, polivitaminler, mineral vitamin karışımları, insanın her türlü ihtiyacı olan vitamini, minerali, oligoelementi içeren ve bir tablet ya da kapsül ile alınmasının yeterli olacağı iddia edilen karışımlar vardır. Çeşitli bitkisel ürünler vardır; bitki özlerinden ya da bitkileri öğüterek yapılmış maddeler vardır. Bunları dinlediğiniz zaman aslında bu Besin Tamamlayıcıların sağlık açsından çok yararlı olduğu, pek çok sorunu hallettiği, pek çok hastalığa iyi geldiği doğrultusunda ifadeler ve anlatımlar görürsünüz. Ancak bunların hiçbirisi bilimsel olarak kanıtlanmış ifadeler, anlatımlar değildir. Aslına bakarsanız zaten ruhsat almış olan ilaçların, farmakoloji tarafından geliştirilmiş olan ilaçların önemli bir kısmı doğadaki besinlerden ve doğal maddelerden üretilen, onlardan esinlenerek yapılan, oradaki birtakım moleküller esas alınarak sentezlenen maddelerdir. Besin Tamamlayıcılar adından da anlaşılacağı gibi ilaç durumuna gelememiş olan birtakım maddelerin besinleri tamamlamaları amacıyla kullanılan maddelerdir. Ancak normal, dengeli ve yeterli beslenen birisinin tamamlayıcıya hiçbir şekilde ihtiyacı yoktur.

Tamamlayıcıları pazarlama sırasında bunların vücutta eksik olması durumunda çıkacak sorunlara vurgu yapılarak sanki fazla alınmaları hâlinde koruyucu ya da güçlendirici etki yapacakmış gibi yanlış bir sonuç, yanlış bir mantık oluşturarak satılan ürünlerdir. Besin Modaları arasında ;organik yiyecekler, multi vitamin, multi mineral karışımları, stres gidericiler, antioksidanlar, gençleştiriciler gibi çeşitli besin tamamlayıcısı ürünler söz konusudur. Bunlar arasında ilaç olanları bir tarafa bırakıyorum zaten ilaç olanlar FDA tarafından, ülkemiz Sağlık Bakanlığı tarafından ruhsatlandırılarak ilaç kimliğine kavuştuğu için onların bilimselliği tartışılmaz. Ama ruhsatlanamamış, ilaç niteliğini kazanamamış olan Besin Tamamlayıcılar; genelde pazarlanırken vücutta eksik olmaları hâlinde neden olabileceği sorunlara vurgu yapılarak, fazla alınması sanki iyi bir işmiş, sanki daha sağlıklı yapacakmış gibi bir yanılgı oluşturarak pazarlanırlar. Bunlardan en çok tüketilenler de Stres Gidericiler’dir; çünkü her insanın günlük hayatında iş stresiyle, günlük hayatın stresiyle mücadelesi söz konusudur. Antioksidanlar, önemli bir yer tutar Besin Tamamlayıcılar arasında; insanlar zanneder ki antioksidanı aldığı zaman vücudundaki bütün zararlı zehirli maddeler temizlenecek ve arınacak; yine işin kolayına kaçma yoluna giderler. Gençleştiriciler… İnsanlık tarihinin başından beri antropolojik çalışmalar gösteriyor ki insanların en büyük hevesleri arasında ölümsüzlük ve sonsuz gençlik arayışı vardır. Bu arayış içinde formül bulan, bulduğunu iddia eden şarlatanlar çeşitli Besin Tamamlayıcılarını Gençleştirici olarak piyasaya zaman zaman sürerler. Bunlar da diğer Besin Modaları’dır.

Duyuru listesine kaydol
Yeni eklenen kavramlar doğrudan e-posta kutuna gelsin!
Prof.Dr. Osman Hayran
Prof.Dr. Osman Hayran Abone Ol
İzmir Maarif Koleji, Ankara Fen Lisesi ve Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi’ni bitirdikten sonra aynı üniversitede Halk Sağlığı ihtisası yaptı. Zorunlu hizmetini Kocaeli Sağlık Müdürlüğü’nde tamamladı. 1988 yılında Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalına geçti ve aynı yıl Halk Sağlığı doçenti, 1994 yılında da profesörü oldu. Bir süre Dünya Sağlık Örgütü’nce Ankara’da oluşturulan Sağlık Politikaları Proje Ofisinin Direktörlüğünü yaptıktan sonra 1995 yılında Marmara Üniversitesi Sağlık Eğitim Fakültesi’ni kurmak üzere Dekan olarak görevlendirildi. Dekanlık görevini 2006 yılına kadar sürdüren ve 2008 yılında Yeditepe Üniversitesine geçen Hayran, Yeditepe Üniversitesi’nde Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı ve Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Başkanı olarak görev yaptı. Hayran, halen Medipol Üniversitesi Öğretim Üyesi olarak görevini sürdürmektedir.